اقبال لاهوری » زبور عجم
ز هر نقشی که دل از دیده گیرد پاک میآیم
گدای معنی پاکم تهی ادراک می آیم
gözlerimden gönlüme akseden her nakşdan gönlüm temizlenmiştir.
bir mana dilenmek için geliyorum .idrakim temiz ve boştur benim.
گهی رسم و ره فرزانگی ذوق جنون بخشد
من از درس خرد مندان گریبان چاک میآیم
bazen insana akıl, çılgınlık zevki verir.
bir zaman akıllılardan ders aldım .
ben oradan yakasını bağrını parçalamış bir deli olarak dönüyorum.
گهی پیچد جهان بر من گهیمن بر جهان پیچم
بگردان باده تا بیرون ازین پیچاک میآیم
gah olur cihan beni perişan ve muztarip eder.
gah olur ben cihanı dertli ve hüzünlü kılarım
haydi şarabı sun! saki bu ıztarabdan yakamı kurtarayım
نه اینجا چشمک ساقی نه آنجا حرف مشتاقی
ز بزم صوفی و ملا بسی غمناک می آیم
orada saki ne göz kırpar.ne de aşkın sözü vardır
sufi ve mollanın meclisinden eli boş ve hüzünlü dönüyorum.
رسد وقتی که خاصان ترا با من فتدکاری
که من صحرائیم پیش ملک بیباک می آیم
vakti gelir ki rabbım, senin has kullarının bana işleri düşer
ben bir çöl çocuğuyum ,sultanın huzuruna pervasızca çıkarım
allame ikbal zeburu acem
گر بتو افتدم نظر چھرہ بہ چہرہ ، روبرو
شرح دہم غم ترا نکتہ بہ نکتہ ، موبمو
eğer sana nazarım düşerse
çehre çehre ,yüz yüz
از پی دیدن رخت ہمچو صبا فتادہ ام
خانہ بخانہ در بدر ، کوچہ بکوچہ کوبکو
seher yeli gibi estim .seni görmek için
hane hane, sokak sokak,köy köy
میرود از فراق تو خون دل از دو دیدہ ام
دجلہ بہ دجلہ یم بہ یم ، چشمہ بہ چشمہ جوبجو
ayrılığından iki gözümden gönül kanı akıyor
çeşme çeşme, ırmak ırmak , dicle dicle
مہر ترا دل حزین بافتہ بر قماش جان
رشتہ بہ رشتہ نخ بہ نخ ، تار بہ تار پو بہ پو
hüzne bulaşmış bu gönül senin sevgini can kumaşına dokudu.
tel tel,iplik iplik , atkı atkı .yol yol
در دل خویش طاہرہ ، گشت و ندید جز ترا
صفحہ بہ صفحہ لا بہ لا پردہ بہ پردہ تو بتو‘‘
Tahir kendi gönlüne baktı. senden başka kimse görmedi
sayfa sayfa,kat kat , perde perde
سوز و ساز عاشقان دردمند
شورہای تازہ در جانم فکند
Elem , dertli aşıkların canına
sonsuz heyacanlar katar .
مشکلات کہنہ سر بیرون زدند
باز بر اندیشہ ام شبخون زدند
eski müşkilatlar baş kaldırdı
yine gecemi endişeye çevirdi
قلزم فکرم سراپا اضطراب
ساحلش از زور طوفانی خراب
fikir denizim baştan sona ıztırap
onun sahili bela tufanlarından olmuş . harap
گفت رومی ’’وقت را از کف مدہ
ایکہ میخواہی گشود ھر گرہ
rumi dedi ; vakti elinden kaçırma ?
eğer , düğümü çözmek istiyorsan
چند در افکار خود باشی اسیر
این قیامت را برون ریز از ضمیر
nasıl kendi efkarına esir oldun.
bu kıyameti kalbinden dışarı dök !
--------------------------------
allame ikbal cavitname
کل ساحل دريا پہ کہا مجھ سے خضر نے
تو ڈھونڈ رہا ہے سم افرنگ کا ترياق؟
اک نکتہ مرے پاس ہے شمشير کي مانند
برندہ و صيقل زدہ و روشن و براق
کافر کي يہ پہچان کہ آفاق ميں گم ہے
مومن کي يہ پہچان کہ گم اس ميں ہيں آفاق!
dün deniz kıyısında hızır bana dedi ki;
sen batı'nın zehrine ilaçmı arıyorsun
bende bir nükte var kılıç gibi
keskin, bilenmiş ve berrak
kafir, bu kainatta kaybolan dır.
mümin derinliğinde ise bu kainat kaybolur.
allame ikbal/darbi kelim
جب عشق سکھاتا ہے آداب خود آگاہي
کھلتے ہيں غلاموں پر اسرار شہنشاہي
عطار ہو ، رومي ہو ، رازي ہو ، غزالي ہو
کچھ ہاتھ نہيں آتا بے آہ سحر گاہي
نوميد نہ ہو ان سے اے رہبر فرزانہ! کم کوش تو ہيں ليکن بے ذوق نہيں راہي
اے طائر لاہوتي! اس رزق سے موت اچھي
جس رزق سے آتي ہو پرواز ميں کوتاہي
دارا و سکندر سے وہ مرد فقير اولي
ہو جس کي فقيري ميں بوئے اسد اللہي
آئين جوانمردں ، حق گوئي و بے باکي
اللہ کے شيروں کو آتي نہيں روباہي
Aşk kendini tanıma usulleri öğretince
uşaklar hükamdarlık sırlarını öğrenirler
ister attar ol , ister rumi ister razi ol , ister gazali
seher vakti feryadları yoksa hepsi boştur.
umutsuzlanma onlardan ey akıllı kılavuz
gayretsiz iselerde kabiliyetlidirler ,büyükler yetişir onlardan
ey ilahi kuş !yem uçuşuna zarar veriyorsa
o yemden ölüm daha iyidir.
fakir ve kalenderliğinde Allahın arslanı Ali'nin kokusu olan
Dara ve iskenderden daha üstündür.
mert kişilerin düsturu; hak sözü söylemek ve çesarettir.
Allahın arslanları tilkiliği bilmezler
allame ikbal /cebrailin kanadı
بیا ای عشق ای رمز دل ما
بیا ای کشت ما ای حاصل ما
کهن گشتند این خاکی نهادان
دگر آدم بنا کن از گل ما
اقبال لاهوری پیام مشرق
gel ey aşk ey gönlümüzün remzi
gel ey bizim tarlamız ,mahsülümüz
bu balçıktan yaratılan insanlar ,artık eskidiler köhneleştiler.
gel çamurumuzdan yeni bir insan yarat.
lali tur اقبال لاهوری پیام مشرق
جانا تو را که گفت که احوال ما مپرس
بیگانه گرد و قصهٔ هیچ آشنا مپرس
ey sevgili sana kim söyledi bizim ahvalimizi sorma!
bir yabancı olmuşsun . dostluk hikayesini sorma!
ز آنجا که لطف شامل و خلق کریم توست
جرم نکرده عفو کن و ماجرا مپرس
sen öyle lutufu şamil ve sahibi kerim'sin
ben ne günah işlediysem aff et! geçmiş maceramı sorma !
خواهی که روشنت شود احوال سوز ما
از شمع پرس قصه ز باد هوا مپرس
aşk derdinden ne çektiğime , ayan olmak istiyorsan
bu kıssamı mum'a sor! seher yeline sorma!
هیچ آگهی ز عالم درویشیش نبود
آن کس که با تو گفت که درویش را مپرس
mütekebbir sana dedi ; dervişin halini sorma !
o zaman dervişlik aleminden, nasıl haber olunur?
از دلقپوش صومعه نقد طلب مجوی
یعنی ز مفلسان سخن کیمیا مپرس
sen sufilerden ilahi marifet sikkesi arama!
yani müflislerden kimya sözünü sorma
در دفتر طبیب خرد باب عشق نیست
ای دل به درد خو کن و نام دوا مپرس
akıl tabibi'nin kitabında aşk bab'ı yoktur
ey gönül derd'e alış. deva namı'nı akıl tabibine sorma!
ما قصهٔ سکندر و دارا نخواندهایم
از ما به جز حکایت مهر و وفا مپرس
biz iskender ve dara'nın kıssasını okumuş değiliz
aşk ve vefa kıssasından başka hikaye bize sorma
حافظ رسید موسم گل معرفت مگوی
دریاب نقد وقت و ز چون و چرا مپرس
hafız gül mevsimine ve marifeti ilahi ye ulaştı
bunu anlamak için nasıl ve sebebini sorma
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
teşekür ederiz